Covid-19 salgını çevresel endişeleri öncelik listesinin en altına itmiş olsa da, sürdürülebilirlik ve iklim değişikliğinin önemini göz önünde bulundurduğumuzda, 2021 yılında da enerji sektöründe yenilenebilir kaynakları gündem olmaya devam edecek.

Korona virüs, insanlar ve üzerinde yaşadığımız gezegen arasındaki ilişkinin önemini çok çarpıcı bir şekilde ortaya çıkardı. Gezegenimizi sonraki kuşaklara da bırakmak istiyorsak, başta karbon salınımı ve yenilenebilir enerji üzerinde ciddi şekilde eğilmemiz gerekecek. Şimdi 2021 yılında beklenen yenilenebilir enerji trendlerine birlikte bakalım.

1-Devletlerin Yönlendirdiği Projeler Artacak

Devlet desteği, son on yılda yenilenebilir enerji projeleri için hayati önem taşırken, 2021 yılında da özel sektör devlet iş birlikleri artarak devam edecek. Özellikle yaşanan küresel salgınla birlikte durağanlaşan ekonomik faaliyetler nedeniyle devletlerin yenilenebilir enerji projelerini desteklemesi büyük önem taşıyor. Tahminlere göre önümüzdeki 5 yıl içerisinde yenilenebilir enerji desteklerinin en az yarısı devlet teşviki alacak. Bu mekanizmanın daha yeşil bir dünya için doğru işlemesi kritik bir öneme sahip olmaya devam edecek.

2-Yeşil Hidrojen Önemli Bir Yenilenebilir Enerji Kaynağı Olabilir

Son yıllarda finansal kısıtlamalar nedeniyle hidrojenin popülaritesi azalmasına rağmen, 2021 yılıyla birlikte bu çevre dostu madde daha fazla yaygınlaşabilir.

Hidrojen Konseyi, önümüzdeki 5-10 yıl içinde yeşil hidrojenin 2030’a kadar azalmayan fosil yakıt H2’den daha ucuz olacağını tahmin ediyor. Dünyanın dört bir yanındaki teknoloji ve ARGE şirketleri şimdiden hidrojen üzerine yatırım yapıyor ve bu teknolojinin yenilenebilir enerji olarak kullanılması için çalışıyor.

3- Dünyadaki Milyonlarca Kişi İçin Yeni İşler ve Kariyer Yolları

Covid-19, dünya çapında milyonlarca kişinin işini, iş sözleşmelerini ve uzun süredir devam eden geçim kaynaklarını kaybetmesine yol açtı. Bununla birlikte, sürdürülebilir bir geleceğe odaklanmak, çevreye yardımcı olmanın yanı sıra küresel olarak ekonomileri canlandırmaya hizmet edebilir. Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı (IRENA), yenilenebilir enerjiye veya enerji esnekliğine yatırılan her 1 milyon Dolar’ın 25 farklı iş kolu yaratabileceğini, verimliliğe yatırılan her 1 milyon Doların ise başka 10 farklı iş kolu yaratabileceğini tahmin ediyor. Üstelik, yenilenebilir enerjilere dayalı enerji sistemlerini dönüştürmenin küresel GSYİH’yı 2050 yılına kadar 98 trilyon ABD doları artırabileceğini ve küresel olarak 63 milyon yeni iş yaratabileceğini tahminler arasında.

4-Hidroelektrik Santraller Gücünü Korumaya Devam Edecek 

Hidroelektrik santraller, dünyadaki toplam yenilenebilir elektriğin % 71’ini ve toplam küresel elektriğin neredeyse beşte birini kapsayan bir numaralı yenilenebilir enerji kaynağıdır. İstikrarlı bir şekilde yükselen bu rakamlar, önümüzdeki yıl yükselişe geçecek. GlobalData, hidroelektrik endüstrisinin önümüzdeki on yılda 165 GW kurulu kapasiteye ulaşmak için üçte birden fazla büyüyeceğini ve 2030’a kadar Bileşik Yıllık Büyüme Oranı (CAGR) % 2,4 olacağını tahmin ediyor. Önümüzdeki on yılda hidroelektrik enerjisinin dünyanın en büyük yenilenebilir elektrik üretimi kaynağı olmaya devam edecek ve fosil yakıtlardan yenilenebilir enerjilere dönüşümde kritik bir rol oynayacak.

5-Maliyetlerdeki Azalış Devam Edecek

Yenilenebilir enerji kaynaklarının küresel elektrik talebini hızla dönüştürmesinin arkasındaki ana nedenlerden birinin, son on yılda büyük maliyet düşüşlerinin olduğu yadsınamaz bir gerçek. Off-shore rüzgar santrallerinden, fotovoltaik tesislere elektrik maliyeti, mevcut fosil yakıt santrallerinden giderek daha ucuza geliyor. Çoğu ülkede, yenilenebilir enerji artan talebi karşılamanın en ucuz yolu olmaya başladı bile.