İçinde bulunduğumuz yüzyılda kent nüfusu, kırsal nüfusun çok daha fazla üzerine çıkmış, Birleşmiş Milletler ’in yapmış olduğu araştırmalara göre 2045 yılında dünya nüfusunun 6 milyara yakınının şehirlerde yaşamaya başlayacağı öngörülüyor. Bu kentlerdeki nüfusun 2,5 milyar artması anlamına geliyor.

Artış, beraberinde ciddi sorunları da meydana getiriyor. Sağlık, ulaşım, enerji gibi ihtiyaçları karşılamak artık her zamankinden daha zor hale geleceğinden bu sektörlerde önemli ölçüde yatırımlar yapılması gerekmektedir. Sektörlerden biri olan enerji, kentsel alanın dışında kırsal alandaki sanayi bölgelerinde kullanımı oldukça yüksek olduğundan diğerlerinin aksine daha önemli hale geliyor. Bunun için yönetimin dijital dünyanın kolaylıklarıyla yenilenmesi gerekir. Bu noktada da dünyada bazı bölgelerde görülmeye başlanan Akıllı Şebeke uygulamaları ortaya çıkmaktadır.
Günümüze baktığımızda enerji alanında çalışan üretici ve dağıtıcı firmalar, sayaçların okunması, kayıp ve kaçakların belirlenmesi, bozuk veya sorunlu sayaçların tespiti gibi işlemler için saha ekiplerinden faydalanıyor. Bunların tersi bir durumda mali bir kayıp da ortaya çıkıyor. Örneğin kayıp ve kaçakların tespit edilmemesi maliyete doğrudan etki ederken, arızaların tespit edilmemesi veya geç tespit edilmesi, enerji kesintileri gibi durumlar müşteri memnuniyetsizliğine sebep olarak maliyeti olumsuz etkiliyor.

İlginizi Çekebilir: Akıllı Şebeke Çözümleri

Bunların dışında üretim ihtiyaçlarına da dikkat edilmesi gerekiyor. Çünkü aksi bir durumda eksik veya fazla yatırımlar söz konusu olabilir. Akıllı Şebeke dönüşümü ve onunla birlikte kullanılacak olan IoT yani Nesnelerin İnterneti ile geniş bir etki alanına sahip olan Akıllı Şebekeler tüm bu maliyetlerin ve memnuniyetsizliklerin önüne geçebilir.

Birçok bileşen Akıllı Şebeke’nin bir parçasıdır. Uzaktan sayaç okuma teknolojilerinden, elektrik üretim tesislerinde bulunan SCADA otomasyon çözümlerine, dağıtım şebekelerindeki rölelerden, konut ve iş yeri ile fabrikalardaki akıllı sayaçlara kadar, tamamı bu bileşenlerin içindedir. Şebekenin baştan sona dijitalleşmesini sağlamak için gelişen teknolojiler ile şebekelerin üretim, iletim ve dağıtım aşamalarının tümünün akıllı hale gelmesi hedefleniyor. Elde edilen verilerin işlenmesi ile birlikte, hem üretim ve tüketim miktarları optimize ediliyor, hem de doğal kaynaklarının kullanımında tasarruf sağlanıyor.

Doğru bir şekilde uygulanmış olan Akıllı Şebeke çözümüyle uç birimler ve sensörlerin yardımıyla gerçek zamanlı veri toplanıyor ve ihtiyaç duyulduğu zaman hızlı kararlar verilmesi sağlanıyor. Buna ek olarak, operasyonel verimlilik artıyor, şebekede ortaya çıkabilecek sorunlar, henüz sorun ortaya çıkmadan önce tespit ediliyor. Bu sayede çoğu olumsuz şeyin önüne geçilip, akıllı cihazların kullanımını yaygınlaştırırken, sektörün yükselişe geçen trendleri arasında yerini alan enerji depolama ihtiyaçları ortaya çıkarılıyor ve doğru yatırım kararları alınabiliyor.

Bütün bunların arka planında çalışan dijital altyapı ile abonelik yönetimini kolaylaştırarak, etkin kontrol ile kayıp ve kaçaklara engel olabilirsiniz. Örneğin sahip olduğunuz elektrikli otomobilinizi şehrin herhangi bir noktasında şarj ettiğinizde tüketim tutarınız aboneliğinize otomatik olarak yansır. 

Neden Akıllı Şebekeler?

Şebekemizi ‘’akıllı’’ kılan şey, iletim hattı boyunca yapılan algılamadır. Kontrollerden, bilgisayarlardan, yeni teknoloji ve ekipmanlardan oluşup aynı zamanda bunlarla çalışan Akıllı Şebeke bu yönüyle internete benzetilebilir.  Hızla değişmekte olan teknoloji ile birlikte elektrik ihtiyacımızı karşılamak için elektrik şebekesi ile birlikte çalışması gerekmektedir.

İlginizi Çekebilir: Kentsel Mobilite ve Akıllı Ulaşım

Akıllı Şebeke’nin İşlevleri

Akıllı Şebeke hem çevresel olarak hem de ekonomik olarak avantajlıdır. Güvenli ve kullanılabilir olması nedeniyle enerji sanayisini yeni bir çağa taşır. Eski tip yöntemden tamamen sayısal bir sisteme geçiş dönemi test uygulanması bakımından oldukça kritiktir.

Akıllı Şebeke’nin oluşturacağı avantajlar şu şekilde sıralanabilir;

• Enerji kaybı olmadan elektrik iletimi,
• Elektrik kesintilerinin ardından sistemde hızlı bir iyileştirmenin gerçekleşmesi,
• Elektrik arıza ve onarımının tespitinin ardından operasyonların maliyetinin tüketiciye daha az maliyetle yansıması,
• Enerji talebinin azalmasıyla birlikte elektrik fiyatlarının daha düşük olması,
• Büyük ölçekli yenilenebilir enerji santrallerinin kurulmasının yanında şebekeye dahil edilmesinin artması,
• Yenilenebilir enerji sistemleriyle birlikte kişisel veya kamusal olmayan santrallerin de şebekeye dahil edilmesi,
• Geliştirilmiş güvenlik özelliği,

Akıllı Şebeke, şebekeden elektrik sağlanmadığında veya müşteri kendine ait olan jeneratörlerden güç üretmek istediğinde oldukça büyük avantaj sağlayacaktır. Topluluğa ait olan tüm merkezleri Akıllı Şebeke ile daha sağlıklı tutabiliriz. Elektrik kullanımı ve çevrenin korunması arasındaki temel bağı bu şekilde oluşturabiliriz. Doğal felaketlere ve dışarıdan gelen tehlikelere karşı daha güçlü, daha fazla miktarda ve aynı zamanda evde üretilen elektrik enerjisi sistemi ile ulusal güvenliğimizi sağlamak da mümkündür.

Akıllı Şebeke yalnızca bakım programı ve teknolojisi değil ayrıca enerji kullanımı hakkında bize bilgi ve araçları da sunar. Örneğin bir bilgisayar üzerinden işlerimizi yürütebiliyorsak, aynı şekilde elektriğimizi de yönetebiliriz. Ne kadar elektrik harcadıysak onu görebilmek için faturalarımızı beklemek zorunda kalmayacağız. Akıllı Şebeke bize her an harcama bilgilerimizi görebilme imkanını da sağlayacak. Bu da kullanımı ve maliyeti görebildiğimiz için daha az güç kullanarak tasarruf etmemiz anlamına gelecek.